Taklit-Tağşiş listesi güncellendi

Tarım ve Orman Bakanlığı, taklit ve tağşiş yapılan besinler ile sıhhati tehlikeye düşürebilecek eserlerin listesini güncelledi.
Bakanlık tarafından yapılan resmi denetimler sonucunda, laboratuvar tahlilleriyle taklit yahut tağşiş yaptığı katılaşan firmalar ve eserler, kamuoyunun bilgisine sunuldu.
GÜNCEL LİSTEDE NELER VAR?
5 Mayıs 2025 tarihinde güncellenen listede, bilhassa bal, zeytinyağı, yemeklik yağ ve destek edici besinlerde önemli taklit ve tağşiş tespit edildi.
Ayrıca, sucuk ve köfte üzere et eserlerinde de usulsüzlükler göze çarptı.
Öne çıkan kimi uygunsuzluklar şöyle:
Bal: Şeker şurubu yahut glikoz eklenmesi.
Zeytinyağı: Tohum yağları yahut farklı yağlarla karıştırılması.
Süt Eserleri: Manda yoğurdunda manda sütü, keçi sütü dondurmasında keçi sütü bulunmaması.
Tereyağı: Bitkisel yağ karışımı.
Et Eserleri: Dana yahut kuzu eti yerine domuz eti, tavuk eti yahut sakatat kullanımı.
İHLAL TESPİT EDİLEN 7 MARKA
7 sucuk markasında bu tıp ihlaller tespit edildi.
Öztürk Sucukları: Sakatat (baş eti)
Akkoyun Sucukları: Deri dokusu ve kanatlı eti.
Ertürk Sucukları: Kanatlı eti ve soya
Efem Sucukları: Mekanik ayrılmış kanatlı eti
Ceylaner Sucukları: Mekanik ayrılmış kanatlı eti
Afyon Keyf-i Sucukları: Mekanik ayrılmış kanatlı eti
Afyon Gürkasap Sucukları: Kanatlı eti
TÜKETİCİLERE UYARILAR
Bakanlık, tüketicilere şu ikazlarda bulundu:
Ambalajlı ve etiketli besinler tercih edilmeli, ambalajı yırtılmış yahut bozulmuş eserler satın alınmamalı.
Şüphe duyulan besinler için Alo 174 Besin Sınırı’na başvurulmalı.
Ancak, tüketicilerin elindeki açılmış yahut hasarlı eserlerden numune alınamayacağı belirtiliyor.
Takviye edici besinlerin, zayıflatma, cinsel performans artırma üzere tezlerle satılan eserlerden uzak durulmalı ve yalnızca Bakanlık onaylı eserler tercih edilmeli.
LİSTEYE NASIL ULAŞILIR?
Güncel taklit ve tağşiş listesine, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın resmi internet sitesi üzerinden ulaşılabilir.
Liste, 30 gün müddetle duyurular kısmında yer alıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı, gıda güvenilirliğini sağlamak için kontrollerini ‘tarladan sofraya’ prensibiyle sürdürürken, tüketicilerin şuurlu tercihler yapması ve kuşkulu eserleri bildirmesi gerektiğini vurguluyor.