Özgür Özel’den Yılmaz Özdil’e sert sözler
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e saldırının yankıları sürüyor..
5 Mayıs’ta İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen Sırrı Süreyya Önder’in cenaze merasimine katılan Özel, kalabalığın ortasında tokatlı akına uğradı.
Kalabalıktaki Selçuk Tengioğlu isimli şahıs, Özel’e yaklaşarak yüzüne tokat attı. Saldırgan, çıkarıldığı mahkemece “kamu vazifesi yapan kişiyi taammüden yaralama” suçundan tutuklandı.
Olayın akabinde kamuoyunda güvenlik tedbirlerine yönelik tenkitler gündeme gelirken, bahisle ilgili çarpıcı bir açıklama da muhalif gazeteci Yılmaz Özdil’den geldi.
“ARMUT ÜZERE GEZİYOR”
Geçtiğimiz günlerde Sözcü TV’ye konuk olan Özdil, taarruza uğrayan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e, “Armut üzere geziyor” demiş, yeteri kadar güvenlik tedbiri almadan dolaşması nedeniyle reaksiyon göstermişti.
YILMAZ ÖZDİL VE SÖZCÜ TV’YE TEPKİ
Özgür Özel, bugün katıldığı Sözcü TV canlı yayında, Özdil’in kelamlarına karşı bir tavır göstermeyen kanal idaresine reaksiyon gösterdi.
“Sana o ‘geri vites’ kelamlarını yedirirler” diyen Özel, şu tabirleri kullandı:
Aynı gün cenaze var, eşimi, kızımı adresleriyle tehdit ediyorlar.
O her şeyi çok bilen kahraman abi çıkıp televizyonda ‘Özgür Özel geri vites yaptı’ diyor, o geri vitesi yedirirler adama.
“BUNU YAYINLAYAN KURULUŞUN YAYIN POLİTAKASINI DA BİR YERE ÇERÇEVELETMEK LAZIM”
Sunucu İpek Özbey ile de tansiyon yaşayan Özel, Sözcü TV hakkında da şu tabirleri kullandı:
Diyor ki bir daha elini boş yollamayın. Bunu söyleyen adamı, sen çıkarıyorsun.. Olağan onu yayınlayan kuruluşun yayın siyasetini da bir yere çerçeveletmek lazım. Bir kişinin ismini söylemek yerine ona hakaret ediyor.. Bir de bu koltukta oturabiliyor. Bir şey söylensin ya!
YILMAZ ÖZDİL’DEN CEVAP: AŞKIMIZ SEBEPSİZ DEĞİL
Özel’in reaksiyonuna Yılmaz Özdil ise toplumsal medya hesabından attığı iletiyle cevap verdi.
“Beni ne kadar çok sevdiğini anlatmış sanırım” diyen Özdil, şu sözleri kullandı:
Özgür Özel Sözcü televizyonunda beni ne kadar çok sevdiğini anlatmış sanırım, dışardayım izleyemedim, unuttuğu şu var, benim onu niçin bu kadar çok sevdiğimin -toplumun bilmediği lakin illa ki öğreneceği- sebepler var, aşkımız sebepsiz değil yani.
